Kahvaltı faslının ardından Sena'yı da alıp önce Dila'yı anaokuluna bıraktık. Sena ile çocuk doktorunun yolunu tuttuk. Sena'nın öksürüğü ne zamandır geçmedi, özellikle sabahları öksürerek uyanıyor. Çocukların doktoru Kreuzberg semtindeki bir Türk doktor, 3,5 yıldan beri tanıyoruz. Ama hem Kreuzberg ve çevresinde çok Türk olması hem de iyi bir doktor olması sebebiyle muayenehanesi her zaman dolu oluyor. En son 3 hafta önce gittiğimizde 3 saat bekleyerek rekorumuzu kırdık. Bugün de 9:30 gibi muayenehaneye vardık ama yine kalabalıktı. Sekreter kız çok beklememiz gerektiğini ama istersek diğer doktora muayene olabileceğimizi söyledi, açıkçası bu sefer 3 saat kadar beklemeye niyetim olmadığından diğer doktoru kabul ettim. Yine de 1 saate yakın bekledik. Genç bir bayan doktor Sena'yı muayene etti, soğuk bir Alman'dı, Sena'nın tüm şirinliklerine gülümsemedi bile. İnsan çocuk doktorunda güler yüz bekliyor. Neyse Sena'nın ciğerlerinde birşey yokmuş, boğazındaki balgamı atamıyormuş. Bunu ben de anlamıştım. Tuzlu su ile inhalasyon aleti(balgamı atabilmesini sağlayacakmış) diye birşey verdi. Bu aleti eczaneden kiralayabileceğiz.
Doktordan sonra biraz gezdik kızımla. Ne zamandır Karstadt'a gitmemiştim, bizdeki Boyner tarzına benzetilebilecek bu mağazanın oyuncak bölümüne bakmadan kendimi alamadım. Ve Dila'ya ilk saçlı bebeğini(Götz) aldım.
Burada mağazaların çoğu hediye paketi yapmıyor ya da ücret karşılığında yapıyorlar. İnsanlar dolayısıyla evlerinde çok güzel hediye paketi yapabiliyorlar. Dila'da benim gibi hediye paketi yapmayı çok seviyor. Hemen kağıdı, makası ve bantı alıp yanıma oturuyor eğer birşeyleri paketliyeceksek. Ben de eve gelince Dila'nın bebeğini hemen paket yaptım.
İşte ilk saçlı oyuncak bebeğimiz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder