30 Eylül 2008 Salı
İyi Bayramlar
28 Eylül 2008 Pazar
Familiengarten Eberswalde
Öğlen gibi düştük yollara, şansımıza hava da güzeldi. Şanser'in uykusu olduğundan arabayı ben kullandım, hem de ilk kez navigasyon eşliğinde...
Parka giriş ücretli, büyükler için 2 Euro, 3 yaşından büyük çocuklar için 1 Euro. Park kuzey Avrupa'nın en eski kanalı olan Finow Kanalı'nın kenarında bulunuyor, bu kanal 400 yıl önce inşa edilmiş. Parka girince ilk dikkatimizi çeken dev kaydırak oluyor. 8 yaşından büyük çocukların kullanabileceği oldukça yüksek ve dik bir kaydırak. Kaydıraktan hemen sonra model tren yer alıyor.
Bu vincin merdivenlerinden 30 metre yüksekliğe çıkılabiliyor.
Park, bana modern sanatlar parkı çağrışımı yaptı. Aletler alışılmışın dışında idi, açıkçası bir çocuk parkı için biraz kasvetli buldum.
Ağaçta neredeyse yapraktan çok elma kalmıştı.
Bu dev cep saati 1999 yılında Guiness rekorlar kitabına girmiş ve tam 20 ton ağırlığındaymış. Maalesef teknik bir arızadan dolayı çalışmıyordu.
Birbirinden farklı bisikletlerin olduğu bu alan Dila'nın çok hoşuna gitti. Bir de deniz bisikletini çok sevmiş kızımız.Şanser'le ben park için bir değerlendirme yaptık ve 5 üzerinden 2 verdik.
25 Eylül 2008 Perşembe
Atta Gidiyoruz
21 Eylül 2008 Pazar
Sena Kamış İle İçmeye Başladı/Welt Kinder Tag
Sena dün ilk kez kamış ile su içmeyi başardı. Daha önceki denemelerimiz başarısızlıkla sonuçlanmıştı.Dün de önce üfledi, sonra kendi kendine güldü. Dila ve benim üflemeyeceksin, hüpppp diye çekeceksin tezahüratlarımız karşısında kamışla içmeyi başardı. O kadar çok hoşuna gitmiş olmalı ki dünden beri herşeyi kamışla içiyor. Bu sabah kahvaltıda da portakal suyunu kamışla içti...
Bugün iftara arkadaşlarımız gelecekler. Hem çocuklarla bir günde tüm yemekleri yetiştirmek zor olur diye, hem de bugün Potsdamer Platz'da gerçekleşen Welt Kinder Tag etkinliğine gidebilelim diye dünden yemek yapmaya başladım. İftar yemeğinde insan çok çeşit olsun diye ayrı bir özeniyor. Çorba olarak yoğurt çorbası yapayım dedim. Ben normalde yoğurt çorbasını nedense hiç tutturamam. Şansıma Ramazan'da yaptığım yoğurt çorbalarım kesilmiyor derken dün gece yaptığım çorba birden kesiliverdi. Ben bu işten birşey anlamadım, ne yapıyordumda kesilmiyordu? Dün ne yaptım da kesiliverdi. Derken hırs yaptım, bir kez daha çorba pişirdim ve rezalet o da kesilivermez mi! Gecenin 12'si olmuş, bir çorbayı tutturamıyorum. O sinirle internete girip yoğurt çorbasının kesilme nedenlerine bakayım dedim, herkes farklı bir yorumda bulunmuş. Nedense tuzunu kaynadıktan sonra katın yorumu aklıma yattı, 3. denemem bu sayede mi desem yoksa tesadüfen mi desem başarılı oldu.
Saat 13:00 gibi Potsdamer Platz'a vardık. Epey bir kalabalık vardı, tüm etkinlikler ücretsiz olduğundan hepsinin önünde upuzun kuyruklar oluşmuştu. Dila trambolinde zıplamak istedi ama en uzun kuyruk ondaydı...
Alba Berlin takımının maskotu martı(sanırım) ile karşılaştık
Bir otelin standında bu şirin arkadaşlarla şezlonglarda poz verdik. Bu arada İstanbul'da unuttuğumuz Mini'miz de nihayet Şevki Amca ile İstanbul'dan döndü.
Çocukların çalıştırılmasına karşı olan bir afişle poz verdik.
Zaten bu etkinliğin teması 'Çocuk Hakları' idi.
Etkinlikte büyük bir alanı da
organik ürünlerin tanıtıldığı standlar
kaplıyordu.
XXL Donut da böyle oluyormuş!
Eve gelince hemen mutfağa girdim, bir yandan da sofrayı hazırladım. Dila da bana sofra kurmada yardımcı oldu.
17 Eylül 2008 Çarşamba
Danke Schön Etmek
13 Eylül 2008 Cumartesi
Gece Bahçesi
10 Eylül 2008 Çarşamba
Elma Bohçası
Eve gelince hemen mutfağa girdik. Malum Ramazan ayındayız, insan iftarda mutlaka tatlı arıyor. Ben de bu sefer yeni öğrendiğim 'Elma Bohçası'nı denemek istedim. Dila da herzaman olduğu gibi yardıma girişti. Senamız da bizi ilgiyle izledi. Elma Bohcası pişince görünümü böyle oldu. Tadı da çok güzel...Çayın yanında yenilecek hafif bir tatlı. Yapımı da çok kolay olan bu tatlıya çocuklar da bayıldılar.
Tarifi şöyle:
4 Kişi için
- 4 adet milföy hamuru
- 4 adet orta boy elma
- 2 kahve fincanı dövülmüş ceviz
- 2 kahve fincanı kuru üzüm
- 1 tatlı kaşığı tarçın
- 2 tatlı kaşığı tozşeker
- Pudra şekeri
Elmaların kabuklarını soyup, kabak oyacağı ile çekirdekli kısmını çıkarın.Ceviz, kuru üzüm, tarçın ve toz şekerini karıştırıp, elde edilen harcı elmaların içine doldurun. Milföy hamurunu elinizle açıp, ortasına elmayı bütün halde koyun ve bohça biçiminde katlayın. Ortasına da açılmaması için kürdan batırın. 200 derece fırında milföy hamuru kızarıncaya kadar pişirin. Fırından aldıktan sonra üzerine pudra şekeri sepeleyin.
Afiyet olsun
Berlin'den Etkinlik: 21 Eylül'de Potsdamer Platz'da Dünya Çocuklar Günü Festivali varmış.
7 Eylül 2008 Pazar
Sonbaharda Balkonumuz
5 Eylül 2008 Cuma
İlk Okul Alışverişi
3 Eylül 2008 Çarşamba
Dila'ya Anaokulunda Doğumgünü Kutlaması
Dün akşam Dila ile birlikte havuçlu bir kek pişirdik. Bir de oyunlarda çocuklara verilmesi için şekerleme ve minik oyuncak tarzında ödüller aldık.
Sabah Dila heyecanla okula gitti. Eğitmenleri masayı çoktan süslemişti. Doğumgünü çocuğu için özel sandalye bile hazırlanmıştı.
Dila'nın anlattığına göre doğumgünü partisi güzel geçmiş. Arkadaşları ona boyamalı bir yapboz almışlar, eğitmeni gramafon kağıdından bir çanta ve çiçekli taç hediye etmiş, oyunlarda da bir sürü ödül kazanmış...