Mickey'in Masal Dünyası

Dün Haliç Kongre Merkezinde sahnelenen Mickey'in Masal Dünyası isimli şova gittik. Biletimizi önceden almış ama Dila'ya söylememiştik, Dila sadece o gün ona süpriz yapacağımızı biliyordu. Kongre merkezine gelip de afişleri görünce bizimki "Anne, masal dinlemeye mi geldik?" diye sordu mutlu bir şekilde.

Biraz erken geldiğimizden bekleme salonunda oyalandık. Disney bu salonda şovla ilgili ürünler satıyor, hem de kendi elemanları tarafından satış yapılıyor, yani alışverişinizi İngilizce yapıyorsunuz...

Bu ürünlerin fiyatları bence biraz yüksekcene tıpkı bilet fiyatları gibi. Örneğin ışıklı bir Mickey kılıcı 30 TL, pelüş küçük boyda Minnie ya da Mickey 36 TL, bir kova patlamış mısır 20 TL...

Beklerken Dila da içindeki fotoğrafçıyı buldu...

Biraz resim yaptı...


Haliç Kongre Merkezi'nden manzara çok güzeldi.


Veeee nihayet salona girdik. Bildiğim kadarı ile salon yaklaşık 3000 kişilikmiş ve kongre merkezi yeni açıldığından şimdiye kadar verimli bir şekilde kullanılamamış.
İşte en sevdiğimiz Disney kahramanları... Şov 3 tane masaldan oluşuyor: Pamuk Prenses ve Yedi Cüceler, Sindirella ve Güzel ve Çirkin.

Masal kahramanları tıpkı Walt Disney'in kitaplarındaki çizimler gibiydi, tıpatıp benziyorlardı. Kostümleri süperdi. Şarkılar Türkçe'ye güzel uyarlanmıştı. Kısaca hem çocuklar hem de biz büyükler için çok güzel bir şovdu. Biz çok beğendik.

Karlı Günler

Geçen sene Berlin'de oldukça soğuk ve karlı bir kış geçirmiştik ama nedense bir türlü kızakla kaymak kısmet olmamıştı.

Çocuklar karda nasıl kayabilirler diye düşünürken apartmanın önündeki eğimli yol işimize yaradı. Hava da bugün oldukça güzeldi, rüzgar yoktu. Burada maalesef kızaklarımız olmadığından imdadımıza poşetler yetişti.
Bizimkiler bu işi çok sevdiler, epey bir oynadılar.

Bugün birde kendimizce kardan adam yaptık.

İstanbul'da Kar

Gece başlayan kar sabaha kadar sürdü.

Sabah fırtına eşliğinde devam etti...
Çocukları 14'deki tiyatro gösterisine götüreceğimize söz vermiştik. Tiyatro salonu yakın olduğundan yola çıkmayı göze aldık.
Dila'nın burnu üşüyormuş, her tarafını sarıp sarmaladık. Tiyatro salonuna varınca maalesef oyunun iptal olduğunu öğrendik. Dışarı çıkmışken sıcak birşeyler içmek için Kahve Dünyasına gittik.
Eve gelince ne zamandır yapmak istedikleri kardan adamı yapalım dedik ama kar nedense doğru düzgün yapışmadı, kum gibi dağıldı ve hevesimiz kursağımızda kaldı.

Dila Buz Patenine Merak Saldı

Dilamız Galeria'da buz pateni yapan çocukları gördüğünden beri pek hevesli buz patenine. Bu haftasonu Reyhanlarla Forum İstanbul'da buluşup ilk buz pateni dersimizi de almış olduk.

Önce patenler giyildi, Sena henüz 3 yaşını doldurmadığından bu aktiviteye katılmadığı için hevesi kursağında kaldı. Ablasının ilk dersini somurtarak izledi.

İlke ablaları normal patenden alışık olduğu için hemen ısınmaya başladı bile.

Ve Dila öğretmeni ile...

İlk ders için umduğumuzdan iyi performans gösterdi, öğretmeni de beğendi. Açık havada buz pateni pisti çok hoşumuza gitti, etrafındaki kafeler de çok güzeldi. Sanırım buraya sık sık gideceğiz...

Migros'larda Geri Dönüşüm Köşeleri

İlk olarak gördüğümde çok sevindiğim bu köşeler bazı Migros'larda hizmet vermeye başlamış bile. 'Temiz bir dünya bizim elimizde!' sloganı ile tanıtım yapıyorlar. Plastik, metal, cam ve karton atıklarını bu geri dönüşüm köşelerine getirip atabiliyorsunuz. Hatta Migros Club kartınız varsa ayda topladığınız 60 adet atık ambalaj için kartınıza 5 TL çevre puanı yükleniyor.
Bunlar da geri dönüşüm köşesi bulunan Migroslar:

MMM Çekmeköy Eltes Mağazası
MMM İstinye Migros Mağazası
MMM Ataşehir Migros Mağazası
MMM Soyak Migros Mağazası
MM Fenerbahçe Stad Migros Mağazası
MMM Kartal Migros Mağazası
MMM Caddebostan Migros Mağazası
MMM Anadolu Hisarı Migros Mağazası
MMM Bahçeşehir Migros Mağazası
MM Bahçeşehir Hillpark Migros Mağazası
MM Nispetiye Migros Mağazası
MMM Ortaköy Migros Mağazası
MMM Halkalı Atakent Migros Mağazası
MMM Nilüfer Bursa Migros Mağazası
MMM Edirne Migros Mağazası
MMM Bostanlı İzmir Migros Mağazası
MM Fethiye Migros Mağazası
MMM Bodrum Migros Mağazası
MM Ankara Gaziosmanpaşa Migros Mağazası

Ispartakule-Sirkeci Yolculuğu

Bahçeşehir Bahçeşehir olmadan öncede burada Ispartakule tren istasyonu varmış. Bu istasyonda Kapıkule'den gelen trenler duruyor. Biri sabah 08:20'de diğeride öğlen 12:06'da olmak üzere iki tane tren geçiyor Ispartakule tren istasyonundan. Yaklaşık 1 saat süren yolculuğun sonunda Sirkeci'ye varıyorsunuz. Bahçeşehir'den toplu ulaşım taşıtları ile 1 saatte Sirkeci'ye varmak epey zor.
Biz de hem araba ile geçerken göremediğimiz İstanbul'u görelim hem de biraz Eminönü havası alalım diye biniyoruz Kapıkule-Sirkeci trenine.

İlk olarak Küçükçekmece Gölü'nden geçiyoruz.
Sirkeci'ye gidene kadar durulacak ilk ve son durak Halkalı'dayız şimdi.

Sahil yoluna paralel giderken surlar karşılıyor bizi.
Ve eski İstanbul evleri...
Tekrar surlar, bu kadar tarihi bir esere hangi zihniyet şu çanak anteni takmış ya da takdırmış diye düşünmeden edemiyor insan.
Ve Sirkeci Garı'ndayız.


Renkli görünümüyle büfeler çok hoş doğrusu.
Sağdaki büyük bina PTT müzesi ve PTT binası.
Karnımız acıktı, kokoreç iyi gider.

Mısır Çarşısı

Tezgahlar oldukça albenili.

Yaban mersiniydi, frenk üzümüydü derken galiba gerçek yaban mersinini buldum ama tadı neden Almanya'dakiler gibi değil?
Mis gibi kahve kokusu ile Kurukahveci Mehmet Efendi.

Yok yok burada

Yeni Camii

Dönüş yolculuğu, tekrar Sirkeci Garı'ndayız.