Biz de hem araba ile geçerken göremediğimiz İstanbul'u görelim hem de biraz Eminönü havası alalım diye biniyoruz Kapıkule-Sirkeci trenine.
İlk olarak Küçükçekmece Gölü'nden geçiyoruz.
Sirkeci'ye gidene kadar durulacak ilk ve son durak Halkalı'dayız şimdi.
Sahil yoluna paralel giderken surlar karşılıyor bizi.
Ve eski İstanbul evleri...
Tekrar surlar, bu kadar tarihi bir esere hangi zihniyet şu çanak anteni takmış ya da takdırmış diye düşünmeden edemiyor insan.
Ve Sirkeci Garı'ndayız.
Renkli görünümüyle büfeler çok hoş doğrusu.
Sağdaki büyük bina PTT müzesi ve PTT binası.
Karnımız acıktı, kokoreç iyi gider.
Mısır Çarşısı
Tezgahlar oldukça albenili.
Yaban mersiniydi, frenk üzümüydü derken galiba gerçek yaban mersinini buldum ama tadı neden Almanya'dakiler gibi değil?
Mis gibi kahve kokusu ile Kurukahveci Mehmet Efendi.
Yok yok burada
Yeni Camii
Dönüş yolculuğu, tekrar Sirkeci Garı'ndayız.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder