Herşey Aralık ayında THY'nin promosyonuyla başladı. Avrupa'da birkaç ülkeye biletler 99 Euro'dan satışa sunulmuştu. Aklımda fikrimde olmayan Malta gezisi birden aklıma giriverdi. Malta'daki otellerin uygun fiyatlarını da görünce bileti almaya karar verdim.
Bir zamanlar İngiliz sömürgesi olduğundan direksiyonlar sağda. İlk kez böyle bir deneyim yaşamış olduk, iyi bir beyin jimnastiği oldu bizim için.
Soluğu başkent Valetta'da aldık, 8 km falan havaalanına uzaklığı. Meğerse karnaval varmış Malta'da, heryer rengarenkti. Özellikle çocukların giysileri çok güzeldi, bebek arabasındaki minicik bebekler bile kostümlüydüler.
Ana caddesi Republic Caddesinde de aynı manzara vardı. Tezgahlarda bildiğimiz tahin helvası ve kurabiyeler satılıyordu. Tahin helvası ile daha sonra heryerde karşılaşınca geleneksel bir tatlıları olduğunu anladık.
Cadde üzerindeki Cafe Cordina da kahvemizi içtik, dışarısı çok kalabalık olduğundan içeriyi tercih ettik.
Honey Ring denilen ballı halka yine geleneksel bir tatlıları imiş, denedik ama memnun kalmadık. İçinde baharatlar, bal ve postakal varmış ama doğrusu ben bu tatları pek alamadım...
Cafe Cordina'nın tam karşısında kütüphane vardı, açıkta oturan müşterilerde oldukça çoktu.
Caddeden sahile doğru ilerledik, sokaklar, sokaklar sokaklar ve cumbalı evler...
Lower Barrakka Garden olarak isimlendirilen parka geldik. Manzara güzel bu parkın bir de Upper'ı varmış.
Parktan ara sokaklara dalarak tekrar Republic Street'e çıktık.
İlginç karnaval kostümlerinden bazıları...
Ve gün batımında Valetta'dan ayrılarak otelimizin olduğu St.Julian's'a doğru yola çıkıyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder