Önce Sanssouci Sarayını ve bahçesini geziyoruz.
Sanssouci, Fransızca bir kelime ve dertsiz, tasasız anlamına geliyor. Saray 18. yüzyılda inşa edilmiş.
Fotoğraftaki camekanlarda incir ağacı ve asma mevcut.
Çin evi sarayın bahçesinde bulunuyor
Sarayın içini gezmemiz için saat geç olmuştu, biz de şehir merkezine doğru yola koyulduk.
Pazar günü olmasına rağmen Potsdam Kapısı'nın bulunduğu cadde epey canlı ama çoğu mağaza kapalı.
Kedili demlikler de başka bir mağazanın vitrininden
Potsdam Kapısında fotoğraf çektikten sonra karşısındaki meydanda kurulmuş olan el işleri sergisi dikkatimizi çekiyor. İlk başta nasıl bir sergi olduğunu farkedemedik ama birden ezan sesi duyuyoruz. Az önce insanın gurbette ezan sesini özlediğinin muhabbetini yapmıştık. Çok şaşırıyor ve duygulanıyoruz, sese doğru ilerleyince ezanı sarışın bir gencin okuduğunu anlıyoruz. Aslında birkaç tezgahta gördüğüm kapalı sarışın bayanlar dikkatimi çekmişti. Sonra anlaşılıyor ki, burada bulunanlar sonradan Müslüman olmuşlar. Çocuklarına İbrahim, Ayşe gibi isimler vermişler. Farklı uluslardan ve dinlerden sonradan Müslümanlığı seçenler böyle bir aktivite düzenlemişler.Bugün hepimiz çok yorulduk, Berlin'e doğru yola çıkıyoruz...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder