10 Mayıs 2009 Pazar

Yine Yeniden Kuşkonmaz Çiftliği

Bugün en son sonbaharda gittiğimiz Berlin'in biraz dışındaki Buschmann-Winkelmann kuşkonmaz çiftliğine gittik. Sanırım anneler günü olmasının da etkisiyle duyan gelmiş durumları sözkonusu idi. Çilekler çiçek açmıştı, dolayısıyla henüz çilek toplama sezonu açılmamıştı. Ama pazar kısmından satın almak mümkündü. Çiftliğin pazar kısmında kendi üretimleri olan kuşkonmazlar, çilekler ve ışkın mevsim ürünleri olarak satılıyordu. Işkın yani almancası rhabarber babamdan öğrendiğim diğer ismi ise 'Yayla Muzu'. İnternetten öğrendiğim kadarı ile şeker hastalığı başta olmak üzere birçok hastalığa iyi geliyormuş ışkın. Babam, Malatya' da küçükken bol bol yediklerini söyledi, biz küçükken de bir kez almış ama biz beğenmemişiz. Bu Almanlar sağlıklı olan ne varsa tüketmeyi çok iyi biliyorlar, bu aylarda bol bol kuşkonmaz ve ışkın yiyorlar. Ama ışkını pastada veya reçel olarak tüketiyorlar daha çok. Tadının ekşi olması nedeniyle de daha çok çilekle karıştırılıp kullanılıyor.Bu da otomatik kuşkonmaz soyma makinesi. Arkadaki sarı tişortlu eleman satın almış olduğunuz kuşkonmazları teker teker makineye sokuyor, sizde kuşkonmazınızı soyulmuş olarak diğer taraftan topluyorsunuz. Bu işlemin ücreti ise kilo başına 0,50 Euro.Çiftliğin çocuk parkı kısmı da oldukça kalabalıktı. Dila ve Sena 1937 yılında imal edilen atlı karıncaya bindiler.


Ardından bir de midilli ile tur attılar. Sena'nın turu epey kısa sürdü, 'Düştü, düştü...' diyerek inmek istedi.

Çiftliğin ormanlık kısmında bulunan bu tırmanma parkı ise heyecan arayanların buluştuğu bir yerdi. Bu ağaçlar arasında Tarzan misali gezmek için 7 yaşında ya da 130 cm boyunda olmak gerekiyormuş.
Ormandaki turumuzu da tamamlayıp evimize döndük...
Bu arada ilk kez seyyar bir banka otomatı da görmüş olduk.

4 yorum:

Reyhan dedi ki...

çok çok güzel bir gezi olmuş, bayıldım; işin içine taze yiyeyecekler, açık ve güneşkli bir hava, kısa kollu tişörtler, çocukların eğlenebileceği mutlu bir ortam da eklenince.....daha ne olsun!

yesim dedi ki...

Canım IŞKIN'ı bende ilk defa duydum ve gördüm. İstanbul'da yok sanırım hiç görmedim.
Gerçekten çok güzel biryer. Biz gittiğimizde atlıkarınca yoktu değil mi?

Reyhan dedi ki...

neeeeeeeee! yeşimlerle oraya gittiniz ve bizimle gitmediniz haaaaaa ??!
kıskançlık krizine giriyim mi şimdi?
:p

Gezgiçler dedi ki...

Amanin:-)
Siz geldiginizde Nisan in 2. haftasi idi ve daha sezon acilmamisti, Mayis in ilk haftasi basliyor orda sezon...
eeee gelin sekerim, bak ne cok görmediginiz yer varmis:-)